URL başarıyla kopyalandı!

https://webratik.com/

TSS eksikliği nedir?

TSS eksikliği nedir?

TSS Eksikliği Nedir?

TSS eksikliği (Trombosit Sayı Sendromu Eksikliği), kandaki trombosit seviyelerinin normalin altında olması durumu olarak tanımlanabilir. Trombositler, kanın pıhtılaşmasını sağlayan hücrelerdir ve kanamayı durdurmada önemli bir rol oynarlar. Trombositopeni adıyla da bilinen bu durum, vücutta kolayca morluklar, kanamalar ya da cilt altında kan birikmesi gibi belirtilerle ortaya çıkabilir.

Trombosit (platelet) eksikliğinin nedenleri, semptomları ve tedavi yöntemleri farklılık gösterebilir. Hafif trombositopeni genellikle ciddi sorunlara yol açmazken, şiddetli eksiklikler ciddi kanama problemlerine ve yaşamı tehdit eden durumlara yol açabilir.

Trombosit Nedir ve Görevi Nedir?

Trombositler (plateletler), kanın pıhtılaşma sürecinde önemli rol oynayan küçük hücre parçalarıdır. Kemik iliğinde üretilirler ve yaralanma ya da kanama durumlarında hasarlı bölgeye yapışarak kanın pıhtılaşmasına yardımcı olurlar. Bu, kanamayı durdurarak yaraların iyileşmesini sağlar.

  • Normal trombosit sayısı: Sağlıklı bir bireyde normal trombosit sayısı mikrolitre başına 150.000 ila 450.000 arasında olmalıdır. Trombosit sayısı bu aralığın altına düştüğünde, trombositopeni durumu söz konusudur.


Trombositopeni Neden Olur?

Trombosit eksikliği, çeşitli faktörler tarafından tetiklenebilir. Bu nedenler, trombositlerin üretiminin azalması, yıkımının artması veya dolaşımda daha az trombosit bulunması gibi farklı mekanizmalarla ilişkilidir.

Trombosit Üretiminin Azalması

Kemik iliğinde trombosit üretimi yavaşladığında, kan trombosit seviyesi düşer. Bu durumun bazı nedenleri şunlardır:

  • Lösemi ve diğer kanserler: Kemik iliğinde normal trombosit üretimini baskılayabilir.
  • Kemoterapi veya radyoterapi: Kanser tedavilerinde kullanılan bu yöntemler, kemik iliği hücrelerine zarar vererek trombosit üretimini azaltabilir.
  • Kemik iliği hastalıkları: Kemik iliğini doğrudan etkileyen hastalıklar, trombosit üretimini azaltabilir.
  • Beslenme yetersizlikleri: Özellikle B12 vitamini veya folik asit eksikliği trombosit üretiminde azalmaya yol açabilir.


Trombosit Yıkımının Artması

Bazı durumlarda, vücut dolaşımdaki trombositleri hızlı bir şekilde parçalayabilir. Bu, aşağıdaki durumlardan kaynaklanabilir:

  • Otoimmün hastalıklar: Vücut kendi trombositlerine saldırarak onları yok edebilir. Bu duruma örnek olarak İmmün Trombositopenik Purpura (ITP) verilebilir.
  • Böbrek yetmezliği: Bazı böbrek hastalıkları, trombosit yıkımını artırabilir.
  • Sepsis: Enfeksiyonlar vücutta ciddi sistemik tepkilere yol açarak trombositlerin yıkımını hızlandırabilir.


Trombositlerin Depolanması

Bazı hastalıklarda trombositler dalağa yerleşir ve dolaşımdan çekilir. Özellikle splenomegali (dalağın büyümesi) durumunda trombosit sayısı azalabilir.

Trombositopeni Belirtileri Nelerdir?

Trombosit eksikliğinde semptomlar genellikle kanama problemleri ile ilgilidir. Semptomların şiddeti, trombosit sayısının ne kadar düşük olduğuna bağlıdır. İşte yaygın belirtiler:

  • Kolayca morarma: Cilt üzerinde küçük darbelere karşı bile kolayca morluklar oluşur.
  • Uzun süreli kanama: Kesiklerde veya yaralanmalarda kanamanın uzun süre devam etmesi.
  • Burun ve diş eti kanamaları: Nedeni belirlenemeyen sık burun kanamaları ve diş eti kanamaları.
  • Cilt altında küçük kanamalar (Peteşi): Cilt altında küçük kırmızı noktalar şeklinde görülen kanamalar.
  • Yoğun adet kanaması (Menoraji): Kadınlarda trombositopeni, adet döneminde normalden fazla kanamaya yol açabilir.
  • Yorgunluk: Kanamaların uzun süre devam etmesi sonucunda aşırı yorgunluk ve halsizlik görülebilir.


Trombositopeninin Teşhisi

Trombositopeni, genellikle rutin bir kan testi sırasında fark edilebilir. Ancak, semptomlar doğrultusunda yapılan testler de trombosit sayısını belirlemede yardımcı olur.

Kan Testleri

  • Tam kan sayımı (CBC): Trombosit sayısının ne kadar düşük olduğunu gösteren temel testtir.
  • Periferik kan yayması: Kan hücrelerinin yapısını inceleyerek trombositlerin görünümünü değerlendirmek için kullanılır.
  • Kemik iliği biyopsisi: Trombosit üretiminde bir sorun olup olmadığını belirlemek için yapılabilir.


Trombositopeni Tedavi Yöntemleri

Tedavi, trombositopeninin altında yatan nedene ve trombosit seviyesinin ne kadar düşük olduğuna bağlı olarak değişir. Hafif vakalarda tedavi gerekmeyebilir, ancak şiddetli trombositopeni durumunda acil müdahale gerekebilir.

İlaç Tedavisi

  • Kortikosteroidler: Vücudun trombositlere saldırmasını engelleyerek trombosit sayısını artırabilir.
  • İmmün globulin tedavisi (IVIG): Vücudun bağışıklık sistemini düzenlemek için kullanılır.
  • Trombopoietin reseptör agonistleri: Trombosit üretimini uyaran ilaçlardır. Bu ilaçlar, trombosit üretiminin düşük olduğu durumlarda kullanılabilir.


Trombosit Transfüzyonu

Trombosit sayısının tehlikeli derecede düşük olduğu durumlarda trombosit transfüzyonu yapılabilir. Bu, kısa süreli bir çözüm sağlar ve acil durumlarda hayati önem taşır.

Cerrahi Müdahale (Splenektomi)

Dalak, trombositleri tutarak sayının düşmesine neden oluyorsa, dalağın cerrahi olarak çıkarılması (splenektomi) bir tedavi seçeneği olabilir.

Altta Yatan Hastalığın Tedavisi

Eğer trombositopeni kansere, otoimmün hastalıklara veya enfeksiyonlara bağlı olarak gelişmişse, bu hastalıkların tedavisi trombosit sayısının normale dönmesine yardımcı olabilir.

Trombositopeniden Korunma Yolları

Trombositopeni bazen önlenemese de, kanamayı artırabilecek veya trombosit sayısını daha da düşürebilecek durumlardan kaçınarak risk azaltılabilir. İşte bazı korunma yolları:

  • Kan sulandırıcı ilaçlardan kaçınmak: Aspirin gibi kan sulandırıcılar, trombositopeni olan hastalarda kanama riskini artırabilir.
  • Düşme ve yaralanma riskini en aza indirmek: Trombosit eksikliği olan bireyler, kanama riskini artırabilecek kazalardan kaçınmalıdır.
  • Sağlıklı beslenme: Folik asit, B12 vitamini gibi trombosit üretimini destekleyen besinleri tüketmek trombosit seviyesini korumada yardımcı olabilir.

TSS (Trombosit Sayı Sendromu) eksikliği, yani trombositopeni, kandaki trombositlerin azalmasına bağlı olarak kanama riskini artıran bir durumdur. Bu eksiklik, genellikle kan testleri ile tespit edilir ve trombosit sayısını normale döndürmeye yönelik çeşitli tedavi yöntemleri mevcuttur. Trombositopeninin nedeni kanser, enfeksiyon veya otoimmün hastalıklar olabilir, bu nedenle tedavi, altta yatan duruma göre belirlenir.

Ciddi vakalarda acil tıbbi müdahale gerekebilir, ancak hafif trombosit eksiklikleri genellikle kontrol altına alınabilir. Trombositopeni ile ilgili belirtiler yaşayan bireylerin en kısa sürede bir sağlık profesyoneline danışması önemlidir.

25.09.2024