URL başarıyla kopyalandı!

https://webratik.com/

Abgine ne demek? Abgine kelimesinin anlamı nedir?

Abgine ne demek? Abgine kelimesinin anlamı nedir?

Âbgîne, Farsça kökenli bir kelime olup Türkçede zengin ve çok yönlü anlamlara sahiptir. Hem fiziksel nesneleri hem de mecazi kavramları ifade edebilen bu kelime, klasik edebiyatın sıkça kullanılan sözcüklerinden biridir. Bu makalede, âbgîne kelimesinin anlamı, etimolojik kökeni, kullanım alanları ve edebi bağlamdaki yeri ele alınacaktır.

Âbgîne Kelimesinin Kökeni ve Etimolojisi

Âbgîne kelimesi, Farsça "âb" (su) ve "gîne" (şey) kelimelerinin birleşiminden oluşur. Kelime, "suyu andıran, şeffaf şey" anlamında türemiştir ve bu anlamıyla cam ve benzeri parlak, saydam nesneleri ifade etmek için kullanılır. Zamanla bu temel anlamdan yola çıkarak, şarap, ayna ve elmas gibi farklı bağlamlarda kullanılmaya başlamıştır.

Âbgîne’nin Anlamları

  1. Şişe, sürahi, kadeh
    Klasik edebiyatta âbgîne, içeceklerin özellikle şarabın konulduğu cam kapları tanımlamak için sıkça kullanılmıştır.

    • "Âbgîne içinde mey gibidir / Leb-i la’lin hayâli dilde müdam" (Bâkî)
      Bu beyitte âbgîne, şarap dolu bir kadehi ifade etmektedir.
  2. Billur, sırça, cam
    Cam veya kristal gibi şeffaf ve parlak nesneleri tanımlamak için de kullanılmaktadır.

    • "Bir mûrçeye nedir bu kîne / Fûlâda döyer mi âbgîne" (Fuzûlî)
      Burada âbgîne, camın hassas yapısını ifade etmektedir.
  3. Elmas
    Cam gibi parlak ve sert yapısı nedeniyle elmas anlamında da kullanılmıştır.

  4. Ayna
    Âbgîne, geçmişte ayna anlamını da taşımıştır. Parlak yüzeyiyle yansıtıcı özellik taşıyan her türlü nesne bu kelimeyle ifade edilmiştir.

  5. Mecazi Anlamda Şarap
    Klasik şiirlerde, şarap genellikle âbgîne kelimesiyle dolaylı olarak ifade edilmiştir. Şarabın cam kadehteki berraklığı, âbgîne ile şairane bir şekilde anlatılmıştır.


Âbgîne’nin Edebiyatta Kullanımı

Âbgîne, özellikle Divan edebiyatında hem gerçek hem de mecazi anlamlarıyla zengin imgeler yaratmak için sıkça kullanılan bir kelimedir. Şairler, şarap, ayna, cam gibi nesneleri betimlerken kelimenin çağrışımlarından faydalanmışlardır.

Örneğin:

  • "Âbgîne gibi ince bir ruhu vardı."
    Bu kullanımda, âbgîne hassas bir kişiliği mecazi olarak ifade eder.

  • "Aşkın âbgînesi kırılırsa, onarılmaz."
    Bu beyitte aşk, hassas bir cam gibi düşünülmüş ve kırılganlığı vurgulanmıştır.


Âbgîne’nin Farklı Dillerdeki Karşılıkları

  • Farsça: Âbgîne (آبگینه)
    Orijinal anlamını korur ve cam, şişe gibi nesneleri tanımlar.
  • İngilizce: Glass, Crystal, Mirror (bağlama göre değişir)
  • Fransızca: Verre, Cristal
  • Almanca: Glas, Spiegel (ayna için)
  • İspanyolca: Vidrio, Cristal
  • Arapça: زجاج (Züccâc), مرآة (Mir'âh - Ayna)
  • Rusça: Стекло (Steklo - Cam), Зеркало (Zerkalo - Ayna)


Âbgîne’nin Klasik Kullanım Türevleri

  1. Âbgîne-dân: Cam veya kadeh kutusu.
  2. Âbgîne-sâr: Camdan yapılmış.
  3. Âbgîne-hâne: Cam eşya dükkanı veya cam atölyesi.


Günlük Hayatta ve Mecazi Kullanımı

Modern Türkçede âbgîne kelimesi gündelik konuşmada yaygın olarak kullanılmasa da edebi eserlerde ve nostaljik metinlerde karşımıza çıkabilir. Ayrıca tasavvuf edebiyatında da ruhun şeffaflığı ve kırılganlığını ifade etmek için kullanılmıştır.

Örnek cümleler:

  • "Kalbin âbgînesi hassas bir cam gibidir; dikkatle korunmalı."
  • "Âbgîne gibi parlak bir geleceği vardı, ama kendi elleriyle yok etti."

Âbgîne, Türkçede tarihi ve edebi bir derinliğe sahip olan nadide kelimelerden biridir. Farsçadan dilimize geçen bu kelime, klasik edebiyatta cam, şarap, ayna ve elmas gibi hem fiziksel hem de mecazi kavramları ifade etmekte büyük bir zenginlik sunmuştur. Günümüzde nostaljik bir kelime olarak algılanan âbgîne, Divan edebiyatını anlamak isteyenler için anahtar sözcüklerden biridir. Kelimenin zarafetini ve çok yönlülüğünü görmek, Türkçenin edebi zenginliğini anlamak için önemli bir fırsattır.

16.11.2024